Anıtkabir
Atatürk’ün ölümünün ardından bir anıt mezar yapılması kararlaştırılır. Anıt için uygun yer belirlenmeye çalışılır. Atatürk’ün sağlığında Rasattepe’yi çok sevdiği bilinir. Onun için anıt mezarın burada yapılmasına karar verilir.
7 Kasım 1939 tarihine kadar kamulaştırma işlemleri tamamlanır ve yapılması planlanan anıt mezar için uluslararası bir proje yarışması açılır.
Proje şartnamesinde belirtilen özelliklere göre yapılacak olan yapı sadece anıt mezar olmayacak, aynı zamanda Atatürk’ün hatıra eserlerinin görülebildiği ve düşüncelerinin yansıtıldığı bir müzeyi içerisinde barındıracak. Anıt mezara gelenler Atatürk’ün hayat felsefesinin yansımalarını yapıda görecekler… Yapı şehrin kimliğini belirler şekilde uzaktan görkemli bir şekilde görülebilecek. Yapıda sadece yerli malzemeler ve yapı elemanları kullanılacak.
Yapılması planlanan anıt mezar için yurt dışından 27, yurt içinden 20 proje sunulur. Projeleri bir Alman, bir İsviçreli, bir Macar ve iki Türk mimardan oluşan 5 kişilik bir jüri heyeti değerlendirir.
Değerlendirme sonucu 3 proje seçilir.
Seçilen Projeler:
1. (Türk) Prof. Emin Onat ve Doç. Orhan Arda’nın projesi.
2. (Alman) Prof. Johannes Kruger’in projesi
3. (İtalyan) Prof. Arnolda Foschini’nin projesi
Emin Onat ve Orhan Arda’nın projesinin yapılmasına karar verilir.
9 Ekim 1944 tarihinde Anıtkabirin temeli atılır ve inşaat başlar.
Anıt mezar içerisinde yapılacak heykel ve kabartmalar için de bir proje yarışması yapılır.
Çok sayıda proje arasından Hüseyin Özkan, Zühtü Müritoğlu, Nusret Suman, ilhan Koman, Kenan Yontuç ve Hakkı Atamulu’nun sunduğu projeler kabul edilir.
Anıtkabir’in inşaatı 22 Ekim 1953 yılında tamamlanır.
10 Kasım 1953 tarihinde Atatürk’ün naaşı Etnografya müzesinden alınır ve Anıtkabir’e nakledilir.
11 Eylül 1981 tarihinde Anıtkabirin yönetimi, ziyaretçi akışının düzenlenmesi, tamir ve onarımların yaptırılması ve kontrol edilmesi Türk Silahlı Kuvvetlerine devredilir.
Ziyaretçiler için Anıtkabir’e iki giriş vardır. Kuzey yönündeki ana kapıdan girebildiği gibi güney yönündeki kapıdan da girilebilir.
Anıtkabir Aslanlı Yol, Tören alanı, Şeref Holü olarak adlandırılan 3 ana bölümden oluşur. Mozolenin altındaki ve etrafındaki galerilerde ise Atatürk’ün hatıratının sergilendiği; ayrıca Çanakkale savunmasının, Sakarya Savaşının ve Başkomutanlık Meydan Savaşının, Kurtuluş Savaşı sırasında Anadolu’dan manzaraların betimlendiği resim grupları ile Atatürk’ün düşüncelerinin ve Devrimlerin yansıtıldığı galerilerden oluşan müze bölümü başarılı bir düzenleme ile ziyaretçileri ağırlar…
Anıtkabir hür türlü toprak hareketlerine karşı korunaklı yapılır… Çökmelerden ve olası depremlerden etkilenmemesi için yeraltına yaklaşık 11 m. yüksekliğinde demir yoğunluğu ağırlıklı betonarme temel oluşturulur.
Anıtkabir’deki tüm törensel ziyaretler Kuzey cepheden girilerek yapılır.
Kuzey Cepheden merdivenleri çıkınca sağımızda ve solumuzda iki kule görürüz. Karşımızda ise tören alanına bağlanan Aslanlı Yol uzanır.
Soldaki yani doğu yöndeki kule Hürriyet Kulesi, sağdaki yani batı yöndeki kule İstiklal kulesi olarak adlandırılır.
Hürriyet Kulesinin içinde Anıtkabir’in yapım aşamalarının anlatımı ve kullanılan yapı malzemelerinden örnekler sergilenir. Duvarında bir adet melek ve şahlanmış bir at kabartması görülür. Melek ve at kabartmalarının hürriyeti, bağımsızlığı; atın şahlanmış olarak betimlenmesinin Türk ulusunun şahlanışını temsil eder…
İstiklal kulesinde Anıtkabir’in maketi sergilenir. İç duvarındaki kabartmada elinde kılıç tutan bir genç ile bir kaya üzerine konmuş kartal görülür.
Kartal gücü ve bağımsızlığı temsil eder. Elindeki kılıç ile tasvir edilen genç ise Türk milletinin bağımsızlığını ve özgürlüğünü savunur. Duvarlarda Atatürk’ün istiklal ile ilgili sözleri yazılıdır.
Kulelerin önünde heykel gruplarını görürüz.
Doğu kısmındaki Hürriyet Kulesi önünde üzüntülü olarak betimlenmiş 3 genç delikanlı görürüz.
Soldaki genç takım elbiseli, elinde kitap/defter ve kalem ile, ortadaki delikanlının başında takke ve sırtında kepenek ile sağdaki delikanlı üniforması ile üzgündürler.
Takkeli ve kepenekli genç köylüyü, tarım ve hayvancılığı temsil eder. Takım elbiseli eli kitaplı genç bilimi, sanayiyi, bürokrasiyi temsil eder. Üniformalı genç askeri temsil eder. Türk toplumunun çok önemli 3 temel dayanağı olarak tarım ve hayvancılık, bilim ve sanayi, ordumuz ve güvenlik olduğu vurgulanır.
Batı kısmındaki İstiklal kulesi önünde yine üzgün olarak betimlenmiş üç genç hanım görürüz. Ön kısımda bulunan iki hanım ellerinde buğday başaklarından oluşan bir çelenk tutarlar. Bu çelenk verimliliği ve bereketi temsil eder. Geri plandaki hanım yüzünü kapatmış Ata’nın ölümüne ağlamaktadır. Ön taraftaki hanımlardan birisinin elinde bir kap vardır. Bu kap da rahmeti ve bereketi temsil eder.
Aslanlı yol 52 m genişlikte, 260 m uzunluğundadır. Yolun her iki yanında ikişer olarak gruplandırılmış 24 Aslan heykeli vardır. Atatürk Anadolu’daki Hitit medeniyetinin ortaya çıkarılması için çok çaba gösterdiğinden dolayı heykeltıraş Hüseyin Aslan heykellerde Hitit aslanlarının tasvirlerini kullanır.
24 Aslan 24 Oğuz boyunu temsil eder. Doğudaki 12’si Bozokları, batıdaki 12’si Üçokları temsil eder.
Aslanlı yolun sonunda tören alanını girişte sağda ve solda iki kule vardır.
Batıdaki yani sağdaki Kule Mehmetçik Kulesi, Soldaki Kule Müdafai Hukuk kulesi olarak adlandırılır.
Mehmetçik kulesindeki sinevizyon salonunda devamlı tekrarlanarak Atatürk ve Milli Mücadele konulu belgesel film gösterilir.
Tören alanının Kuzeybatı cephesinde Zafer Kulesinde Atatürk’ün naaşını taşıyan top arabasını görürüz. Kuzey doğu tarafında da Barış Kulesi bulunur. Zafer Kulesi ve Barış Kulesi arasında İsmet İnönü’nün Lahdi görülür. Tören Alanının Kuzey Kısmında sağ tarafta 23 Nisan Kulesi, sol tarafta ise Misakı Milli Kulesi vardır… Tören alanında durup yönümüzü Mozoleye doğru dönersek sağda görülen Kule Inkılap Kulesi, soldaki kule de Cumhuriyet Kulesi olarak adlandırılır.
Tören alanından mozoleye (şeref salonuna çıkan merdivenlerin her iki yanında da kabartmalar görürüz.
Yönümüzü mozoleye döndüğümüzde sağ taraftaki kabartmalarda Başkomutanlık Meydan Muharebesinden sahneleri görürüz. Sol taraftaki kabartmalarda ise Sakarya Savaşından sahneler görürüz. Tasarımlar heykeltıraş Zühtü Müritoğlu’na aittir.
Şeref salonuna gelindiğinde büyüleyici bir iç mekanla karşılaşırız. Tavanın yüksekliği 17 metredir.
Girişin tam karşısında Atatürk’ün yekpare mermerden hazırlanmış lahdini görürüz. Atatürk’ün defnedildiği sekizgen olarak planlanmış mezar odası tam bu lahidin alt kısmındadır. 40 ton ağırlığındaki Lahit Osmaniye’den getirilen mermer bloktan işlenmiştir.
Lahidin hemen arkasındaki pencereden Ankara kalesi görünür.
———————-
Anıtkabir Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi
Müzeye Misaki Milli kulesinden girilir. Misakı Milli Kulesi ile ile İnkılap Kulesi arasındaki iki mekanda Atatürk’ün kullandığı şahsi eşyaları ve değişik yerlerden gelen hediyeler sergilenir. Bu bölümde fotoğraf çekilmesi yasaktır. Diğer bölümlerde serbesttir.
Çanakkale Savaşı, Sakarya Savaşı ve Büyük Taarruzu konu olan panorama resimlerinin sergilendiği bölüm oldukça etkileyici. Kurtuluş savaşı esnasında Anadolu’dan manzaralar ve Atatürk’ün silah arkadaşlarının tasvir edildiği tablolar da çok etkileyici.
Mozolenin alt kısmında doğu orta kısımda Atatürk’ün mezar odasının kapısını ve içeriden canlı kamera yayınını görürüz.
Ayrıca Mozolenin altındaki galerilerde Atatürk’ün devrimleri ve oluşturduğu devlet sistemini anlatan müstakil bölümler hazırlanmış. Her bölümde devletimizin kuruluş aşamasında yaşananları, planları, ulusumuz için belirlenen yol haritalarını ve umutları görürüz…
Cumhuriyet Kulesi ve Müdafai Hukuk Kulesi arasında Atatürk’ün okuduğu kitapları görürüz.
Alışveriş yapmak isteyen misafirler Müdafai Hukuk Kulesi içerisinde oluşturulan Hatıra eşya ve kitap satış reyonları hizmet vermektedir.
Gezi sonu tekrar tören alanına ulaşırız.